Putin ve Trump’ın Nükleer Silah Kararları Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Poseidon nükleer torpido ve Burevestnik nükleer motorlu füze testleri, ABD Başkanı Donald Trump’ın 1992’den bu yana yürürlükte olan nükleer test moratoryumunu fiilen sona erdirmesiyle yeni bir küresel nükleer gerilim döneminin kapısını araladı. Ukrayna Savaşı ve Nükleer Tehditler Ukrayna Savaşı’nın nükleer tehditlerin gölgesinde devam ettiği…
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Poseidon nükleer torpido ve Burevestnik nükleer motorlu füze testleri, ABD Başkanı Donald Trump’ın 1992’den bu yana yürürlükte olan nükleer test moratoryumunu fiilen sona erdirmesiyle yeni bir küresel nükleer gerilim döneminin kapısını araladı.
Ukrayna Savaşı’nın nükleer tehditlerin gölgesinde devam ettiği bir dönemde, Putin ve Trump arasındaki gerginlik artıyor. Putin, Batı’nın Ukrayna’ya silah desteğini “kırmızı çizgi” olarak tanımlarken, Trump’ın nükleer silah testlerini yeniden başlatma kararı alması gerilimi tırmandırıyor.
Putin, Poseidon torpidosunun nükleer güç ünitesine sahip olduğunu duyururken, Burevestnik nükleer motorlu seyir füzesini “sınırsız menzilli” ve “savunma sistemlerinin engelleyemeyeceği” bir silah olarak övdü. Bu adımlar, Soğuk Savaş sonrası en ciddi nükleer rekabet sürecine işaret ediyor.
New START Anlaşması’nın 2026’da sona erecek olması, taraflar arasında yeni bir silahlanma yarışına yol açabilir. ABD’nin nükleer silah sayısının yüksek olması ve Çin’in hızla genişleyen nükleer programı da endişe yaratıyor.
Uluslararası savunma uzmanları, Rusya ve ABD arasındaki nükleer silah testlerinin uluslararası güvenlik dengesini kökten sarsabileceği uyarısında bulunuyor. Yeni bir nükleer çağın başlangıcına işaret eden bu süreç, tüm dünyayı etkileyebilecek potansiyele sahip.
Bu gelişmeler, dünya genelinde nükleer silahlanma konusunda ciddi endişelere yol açarken, uluslararası toplumun bu konuda nasıl bir adım atacağı merak konusu olmaya devam ediyor.
Reklam & İşbirliği: [email protected]